Kaplanak’ta Üç Yaz

Açıklama

“Bu bir peynir yapimi el kitabi degil. Peynir yapimininin yanisira keçi, koyun, köpek, süt ve insan iliskileri, Amerika ve Ingiltere’de geçen peynir konulu karsilastirmali anilar da var. Peynir el kitablari, nefis peynirlerin yapimlarini anlatirlar, o sürece bir mandira ortaminda nasil ulasilir kismi ilgi alanlarina girmez. Peynir etmek, makarna kaynatmak ya da et kizartmak degil. Peynir, onlardan farkli olarak, fermantasyonun konusu. Otu, topraktaki mikroorganizmalari, havadaki basinci, koyunu, insan faktörünü anlamadan, sütü, peyniri anlamak imkânsiz, yemekse ezbere tüketmek. Peynir yapimini bir hayat tarzina dönüstürmek için, peynir edimi öncesi, sirasi ve sonrasi olmasi gerekenleri, olabilecek olanlari akilda bulundurmak faydali. Tüm bunlar, o hayat tarzina varabilmenin çarpanlari. Süreç ve peynir ekseni etrafinda olanlari anlattim. Yazdiklarimin, sehrin evcil ortamindan, köyün görece serbest ortamina göçmek, hayatini kirsalda üretime adayarak devam ettirmek niyetinde olan adaylar için gerdanlik olmasa da küpe olacagina inaniyorum.”
”Gerçek tanismalar hep aci olanlardir. Tanimanin tadlisi iz birakmayanidir.” Sivil toplum örgütümüzün degerli egitmeni Güvener Isik iste böyle diyor okuyacaginiz sayfalarda. Kendisi hem bir dünya vatandasi, vatanperver yilmaz bir savasçi, hem de bilgisini cömertçe paylasan uzman bir peynir ustasidir. Koyun ve keçi sürülerinin çoban köpeklerini, kaybolan sütçül hayvan irklarini korumaya çalisir. Onguzlu’nun Genyer ilçesinde kurdugu Inatçi Keçi Mandirasini anlatan bu ikinci eserini bazen gülümseyerek, bazen hüzünlenerek okudum. Yerel lehçeye yer veren, ustalikla betimlenmis memleketimden insan manzaralari ile okuru kahkaya bogan Güvener Isik; bürokrasi çikmazindaki çirpinislarini yazarken bikkinligini da dile getiriyor.. Amerika’da bilgisayar operasyon yöneticisi olarak devam ettigi basarili is yasamini silip atan yazar; atalarinin topraklari Genyer, Kaplanak’a dönüyor. ”Köylüye karsi çok bilmis sehirli olmak rolüne hiç soyunmadim.” diyen yazar; kizini anavataninda büyütmeyi, kekikler, piynar filizleri ile beslenen keçilerinden tutku ile üretecegi mis kokulu peynirlerini pazarlamayi hayal ediyor. Kitabin sonlarinda sevgili Güvener Isik bir mühendis netligi ile üç yil süren mücadelesini degerlendirirken Hemingway’in sözünü yineliyor. ” Bir adam mahvedilebilir ama maglup edilemez.” Toplumumuzun, hayvanciligimizin sorunlarina yepyeni bir bir pencereden bakan yazar; dönemin hizla yozlasan dokusuna da isaret ediyor. Yolun açik olsun sevgili Inatçi Keçi..
Deniz Kurtsan, Slow Food Yaves Gari Bodrum Lideri