İstanbul Kulelerinde Sır

Açıklama

Hayallerinizin pesinden gidin, herkesin inanmasina gerek yok; bir kisi inansin yeter o da içinizdeki ‘Siz’.
Battal Gazi ve Kosta Isorya, kararlastirdiklari gibi Galata Kulesi’ne geldiler. Bölgeye General Artabasdus’un birlikleri hakim oldugu için, hiçbir engelle karsilasmadan kuleye girip, kulenin mahzenlerine indiler. Kulenin dibindeki kuyunun agzina geldiklerinde, kapagi Battal Gazi açti ve kuyuya girdi. Pesinden küçük Kosta ve 20 askeri de kuyuya indiler. Hepsi inince kuyunun kapagi tekrar kapandi. Kuyunun agzinda General Artabasdus’un adamlarindan ikisi kaldi. Diger askerler kulenin kapisina ve çevresine yerlestiler. Kuyunun dibi zifiri karanlikti. Ancak Kosta’nin 20 askerinin herbirinin elindeki mesaleler yolu aydinlatmaya yetiyordu. En önde iki mesaleli asker yürüyor, onlarin arkasindan, elinde anahtarlar olan bir heybe ile Battal Gazi yürüyordu. Kosta, Battal Gazi’nin hemen arkasindaydi, diger askerler geriden geliyordu. Kosta ve beraberindekiler Imparatorun sarayina vardiginda, sarayin bir odasini yakarak isaret verecekler, bu isaretle General Leo Konstantiniye’de, General Artabasdus da Galata’da ayaklanma çikararak Bizans Imparatorlugu’nu ele geçireceklerdi. Kapilardan ilki, kulenin altindaki kuyunun hemen dibinde bulunuyordu. Battal Gazi heybesinden anahtari çikararak kapinin kilidine soktu. Kapi kolayca açildi. Oradan güneye dogru bir su yolu vardi. Hepsi o yola girdiler. Bir müddet yürüdükten sonra karsilarina bir baska kapi çikti. Battal Gazi açikladi: – Bu, Haliç kapisi Bu kapiyi açtiktan sonra Haliç’in altinda yol almaya baslayacagiz…