Açıklama
Arapçalasmis Süryanice bir sözcük olan ve saskinliktan kurtulmak için istikamete meyletmek anlamina gelen hanif; Kuran da on yerde tekil, iki yerde çogul (hunefâ) olarak kullanilir.
Kuran a göre Hz. Ibrahim (a) bir haniftir da tüm Nebiler ve Resüllerde birer Haniftir. Çünki, onlar; Rabbe (Hac-67), tek ilaha (mümin: 23-32), tek ALLAHa kul olmaga (Nahi-36) Sirat-i mustakime (Mü-minun-73) kurtulusa (Mümin-41) tek dine ve tek ümmete (Enbiya-92; Müminün: 51-52; Sura-13) davet ekseninde, tevhid karsitligina, sirke yozlasmis, kokusmus kült ve geleneklere, zalime, zulme ve paganist tüm telakkilere karsi savasan ALLAH elçileridir.
Ilk peygamber Hz. Âdem (a)den (Âl-i Imran-33 Tâ Hâ-122), Son Nebî Hz. Muhammed (s)e (Ahzâb-40) kadar kesintisiz bir sekilde gelen bu sistem Haniflerin Yolu Sirat-i Mustâkimdir.
Mesrûiyeti ve referansi insanin yaratilis formu ve bezm-î elest olan (Arâf 172) bu sistemin, biraz vasfi fitrîligidir:
O halde yüzünü bir hanif olarak dine tut, ALLAHin insanlari kendisi üzerine yarattigi fitratina. ALLAHin yaratisinda degisme yoktur, dosdogru sabit din odur
(Rûm-30)
Bu sistemin merkezinde kulluk için formlanmis (Zâriyât-56) insan vardir. Bu sistemde esref-î mahlûk olan insanin fitrat sinirlari zorlanmaz (Bakara-286) . Zirâ, ALLAH kullarina kolaylik diler, zorluk dilemez (Bakara-185) ve hiçbir kulundan verdiginden fazlasini da istemez
İncelemeler
Henüz inceleme yapılmadı.