Açıklama
Kainatın nizamı, tekamül
üzerine bina olmuştur.
Alemlerdeki sonsuz yaradılmışın
sevk ve idaresi kerim-i mübiyn
tabiriyle biz şuuruyla ifa edilirken,
adaletin içsel oluşumu Allahın insandaki
vicdan sesiyle, dışarıdaki oluşumu bahçe
sistemi ile yaradılmışın çokluk ve farklılığını
bir nazardan tevhid ile görme realitesidir.
Rabbül Alemin nihayetsiz mükevvenatta
maksadının AŞK maksudunun mah-ı muhabbet
olduğunu gönül ummanından Nur şulesiyle kalplere vermiştir. Biz
güneşin kendisini değil katrelerinin ashabımıza vuran sürekliğinin dermanıyla arzımızda yaşayan her can-ın nur-u hüdanın nefesini yine kendi içimizde özden hissetmiş duymuşuzdur. Bu mana bize ayrılığın olmadığını farklılığın şekillerde, fikirlerde, yaşayışta olsa dahi çeşitliliğin Allahın (Bağbanın) bahçesinde sadece gül değil, orada sümbül, menekşe, lale, nergis, papatya gibi sınırsız güzellikte farklı yaradılmışın, insanların din, dil, ırk, renk, manaları yarattığını müşahede ederiz. Bundan dolayı çeşitliliğin bahçe sisteminden kaynaklandığını bunu da Allahın bize Sizi dileseydik tek bir ümmet yaratırdık sözüyle açıklamıştır.
İnsanoğlu tevhidi anlaması deneyimlemesi ancak alemdeki her can-ı varlığı vahdet okyanusunda birleyerek la ilahe illallahın sırr-ı iptidasına namzet oluşturacaktır. Gül bahçesinden gül toplamak hangi ilahi yol olursa olsun, ibadetinin şekil ve taklitte değil; her ahval ve beyanda bedensel, zihinsel, duygusal, temizlenmek arınmak şuuru olmalıdır. Yoksa zıtlıklar benim yolum doğru davası ile kibir, gurur ve riya getirir. İmdi; her binanın kapısı vardır. İslam binasının kapısını taklit açmaz. Orada özü sözü bir olan aslına sadıklar bekler, OL kapıyı ikrar ile dövülmüş, Hak muhabbeti ile pişmiş ateş-i aşkın ab-ı kevser nefesi EHL-İ BEYİT açar. Çün O Nuhun gemisidir, o gemiye binen felaha ulaşmıştır..
Gözlerinden ışık kalbinden aşk damlayan kul Mustafa der ki;
KAİNATIN TEK SEBEBİ, HER CAN HAKKIN NEFESİ
AŞK İLE BULUNUR, İNSANDA ALLAHIN KİSVESİ.
İncelemeler
Henüz inceleme yapılmadı.