Alo Baba

Açıklama

Alo Baba
Kiminizin babasi telefonun ucunda, kiminizin babasi yani basinizda… Babaniz hâlâ hayattaysa çok sanslisiniz ve babaniz yasadigi sürece siz küçük bir çocuk olmaya devam ediyorsunuz. Bu siz fark etmeseniz de harika bir sey aslinda. Bir insan sadece babasi öldügünde büyüyor. Siginacak liman, konusacak arkadas da çekip gidiyor. Artik soru soracaginiz, ögreneceginiz ve azarini duyacaginiz bir babaniz yoksa o zaman büyüyorsunuz iste. Ister 10, ister 50 yasinda olun, babaniz yasiyorsa siz hala çocuksunuz.
Ben çocuklugumu kaybettim. Hâlâ telefon çaldiginda babam ariyor saniyorum. Günde en az üç kez beni arayan ve “Alo baba” demekten bazen sikildigim babam yok artik. Onu kaybedeli aylar oldu ama aklimdan bir an olsun çikmiyor. Çikmadigi gibi rüyalarimda ders vermeye devam ediyor. Ben çocuklugumu kaybettim. Hâlâ çocuk olanlar, babanizin kiymetini çok iyi bilin olur mu? Kaybettikten sonra aglasaniz da sizlasaniz da ne gelen var ne giden. O gitti mi öpülecek eliniz, bayramlariniz ve en önemlisi çocuklugunuz gidiyor. Simdi bir düsünün bakalim; su an rehberinizde kayitli olan babaniza ulasmak istiyorsunuz ve ulasamiyorsunuz, o an ne hissederdiniz?
Benim yasadiklarim da öyle derin seyler ki daha fazla kisiye ulassin istedim. Yazarak rahatlamak istedim. Biliyorum ki benim yasadiklarimi yasamis milyonlarca insan var yeryüzünde. Ya yasamayanlar, henüz ölüm gerçegi ile tanismamis olanlar… Iste bu kitap biraz onlar, biraz da babasini kaybedenler için. Ama en çok da babasinin kiymetini yasarken bilmeyenler için yazildi. Okuyacaginiz her sayfasinda kendinizden izler bulacaksiniz. Yeri gelecek kizacak, yeri gelecek belki de aglayacaksiniz. Buna ben degil siz karar vereceksiniz aslinda…
Iyi okumalar…