Açıklama
Bu kitapla birlikte ahşap çerçeveli afişini de alabilirsiniz.
Türkiye’de havanın “kurşun gibi ağır” olduğu yıllardı. 12 Eylül rejiminin kapıyı açıp ülkeye buyur ettiği neoliberal düzen; siyasal, ekonomik, sosyal ve kültürel düzeylerde iyice yerleşmişti. Günümüzde olduğu gibi o günlerde de ağır insan hakları ihlalleri, yargısız infazlar, kayıplar, Doğu ve Güneydoğu’da PKK ile güvenlik güçleri arasındaki çatışmalar ve bütün bunları tıpkı bugün olduğu gibi ya görmezden gelen ya da “devletin bekası” söylemini arkalayarak deforme edilmiş şekilde haberleştiren bir medya düzeni vardı.
Radikal, işte o günlerde “Kral Çıplak” diyen Türk basınının afacan çocuğuydu. Bugün ana akım medyada esamesi okunmayan evrensel gazetecilik ilkelerine uygun haberciliğiyle güç odaklarının baş belası kesildi. Ama o tarzıyla 20 yıllık yayın hayatının önemli bir bölümünde halkın gerçekleri bilme hakkını kullanmasına hizmet etti. Öyle olduğu için de demokratik bir topluma özlem duyanların sevgilisi oluverdi.
Kâğıt baskı döneminde üç, dijital dönemde bir olmak üzere dört genel yayın yönetmeninin görev yaptığı Radikal gazetesinin yayıncılık grafiği düz bir çizgiden çok, inişli çıkışlı bir eğriye işaret ediyor. Türkiye değişip dönüşürken gazete de değişip dönüşüyor. O nedenle Radikal gazetesinin tarihi, bir bakıma 20 yıllık Türkiye tarihi olarak okunabiliyor. Bu kitap o tarihe tanıklık eden gazetecilerin anlatımlarına dayanıyor.
İncelemeler
Henüz inceleme yapılmadı.